AŞIRI ZAYIFLIK NEDİR? Aşırı zayıflığın (uzman dilinde Anoreksiya nervoza yada Anoreksi denir) tipik özelliği aşırı kilo eksikliğidir. Hastalar aşırı zayıf olmalarına karşın kendilerini şişman bulurlar ve devamlı kilo alabilecekleri korkusuyla yaşarlar.
Bu yüzden sıkı perhize girerler, oldukça fazla spor yaparlar yada bir „yeme krizinden” sonrasında kilo alma korkusuyla kusma, müshil (laksatif), idrar arttırıcı madde (diuretika) yada başka ilaç kullanma yoluna giderler.
Kilo eksikliğinden dolayı öteki hastalıkların yanısıra vücuttaki hormon dengesinde de değişmeler olabilir. Aşırı zayıflık mağduru genç kız ve bayanlar regl olmamaya adım atar, erkekler ise cinsel isteksizliğe maruz bırakılırlar.
AŞIRI ZAYIFLIK TEDAVİ EDİLEBİLİR BİR HASTALIK MIDIR?
Her 100 hastadan ortalama 40 ila 60’ı bir psikoterapiyi tamamlar ve beş yıl sonrasında ise başarıya ulaşmış şekilde tedavi edilmiş sayılır.
Her 100 mağdurdan ortalama 30’unda aşırı zayıflık kalıcı olarak varlığını korur. Aşırı zayıflık sonucu ölüm riski, öteki ruhsal hastalıklara kıyasla ağır bedensel neticeleri ve yüksek suizid tehlikesi (intihar tehlikesi) dolayısıyla daha fazladır.
AŞIRI ZAYIFLIK HASTALIĞI NASIL OLUŞUR?
Hastalığın oluşumunda, ince olmaktan geçen bir ideal güzellik anlayışımızın olması şeklinde toplumsal etkisinde bırakır ve oldukça kalorili gıdalara devamlı erişimin olması bir rol oynar.
Sadece bunun yanında sözkonusu kişinin getirmiş olduğu biyolojik faktörler (mesela irsiyet), kişisel (mesela düşük özdeğer) ve geçmişiyle ilgili (yakın birinin ölümü) koşullar da, aşırı zayıflık şeklinde bir yeme bozukluğunun oluşumuna katkıda bulunur.
AŞIRI ZAYIFLIĞA YAKALANIP YAKALANMADIĞINIZI NASIL ANLARSINIZ?
Bir yeme bozukluğu başlangıcının emareleri şunlardır: Kendi yeme davranışından memnun olmama, kişinin kilosu, vücudu ve beslenmesiyle ilgili endişelenmesi, besin alımını sınırlama (aç kalma yada perhiz), gizli saklı yiyecek yiyecek, kusma yada yeme krizleri.
Aşırı zayıflık hastalığı derhal bir günde oluşmaz. Mağdurların başarıya ulaşmış bir tedaviye adım atmak için erkenden yardım aramaları oldukça önemlidir.
Bu aşama genel anlamda aile hekiminde, yada daha da iyisi bir psikoterapistte adım atar. Burada bedensel bir muayenenin yanısıra detaylı bir de görüşme yapılır. Muayene sonucuna gore sonraki aşama için hangi tedavinin tavsiye edileceğine karar verilir.
AŞIRI ZAYIFLIK NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Aşırı zayıflık hastalığının tedavisinde, bilişsel davranış terapisi esasına yada psikodinamik yaklaşıma gore meydana getirilen psikoterapinin bilhassa etkili olduğu gözlemlenmiştir.
Mühim olan, tedaviyi icra eden terapistlerin yeme bozuklukları alanında hususi bilgilerinin ve mühim tecrübelerinin olmasıdır. Yaşı ufak hastalarda çoğunlukla, hastaların da görüşü alınarak hasta yakınları ara sıra terapiye dahil edilir.
Ayakta psikoterapide mağdurlar genel anlamda psikoterapistle haftalık görüşmeler yapar. Tedaviyi icra eden hekimle anlaşarak tedaviyi tamamlaması açısından duruma gore ilaç alınması da anlamlı olabilir.
Çoğunlukla ayakta tedavi tek başına kafi olmaz ve bir hastanenin uzmanlaşmış bölümünde yataklı tedavi tavsiye edilir.
AŞIRI ZAYIFLIK NEDİR?
19 Kasım 2021 by kurtulanlar • Genel Hastalıklar Tags: anoreksiya, AŞIRI ZAYIFLIK NEDİR?, aşırı zayıflık, zayıflama, zayıflık • 0 Comments
AŞIRI ZAYIFLIK NEDİR? Aşırı zayıflığın (uzman dilinde Anoreksiya nervoza yada Anoreksi denir) tipik özelliği aşırı kilo eksikliğidir. Hastalar aşırı zayıf olmalarına karşın kendilerini şişman bulurlar ve devamlı kilo alabilecekleri korkusuyla yaşarlar.
Bu yüzden sıkı perhize girerler, oldukça fazla spor yaparlar yada bir „yeme krizinden” sonrasında kilo alma korkusuyla kusma, müshil (laksatif), idrar arttırıcı madde (diuretika) yada başka ilaç kullanma yoluna giderler.
Kilo eksikliğinden dolayı öteki hastalıkların yanısıra vücuttaki hormon dengesinde de değişmeler olabilir. Aşırı zayıflık mağduru genç kız ve bayanlar regl olmamaya adım atar, erkekler ise cinsel isteksizliğe maruz bırakılırlar.
AŞIRI ZAYIFLIK TEDAVİ EDİLEBİLİR BİR HASTALIK MIDIR?
Her 100 hastadan ortalama 40 ila 60’ı bir psikoterapiyi tamamlar ve beş yıl sonrasında ise başarıya ulaşmış şekilde tedavi edilmiş sayılır.
Her 100 mağdurdan ortalama 30’unda aşırı zayıflık kalıcı olarak varlığını korur. Aşırı zayıflık sonucu ölüm riski, öteki ruhsal hastalıklara kıyasla ağır bedensel neticeleri ve yüksek suizid tehlikesi (intihar tehlikesi) dolayısıyla daha fazladır.
AŞIRI ZAYIFLIK HASTALIĞI NASIL OLUŞUR?
Hastalığın oluşumunda, ince olmaktan geçen bir ideal güzellik anlayışımızın olması şeklinde toplumsal etkisinde bırakır ve oldukça kalorili gıdalara devamlı erişimin olması bir rol oynar.
Sadece bunun yanında sözkonusu kişinin getirmiş olduğu biyolojik faktörler (mesela irsiyet), kişisel (mesela düşük özdeğer) ve geçmişiyle ilgili (yakın birinin ölümü) koşullar da, aşırı zayıflık şeklinde bir yeme bozukluğunun oluşumuna katkıda bulunur.
AŞIRI ZAYIFLIĞA YAKALANIP YAKALANMADIĞINIZI NASIL ANLARSINIZ?
Aşırı zayıflık hastalığı derhal bir günde oluşmaz. Mağdurların başarıya ulaşmış bir tedaviye adım atmak için erkenden yardım aramaları oldukça önemlidir.
Bu aşama genel anlamda aile hekiminde, yada daha da iyisi bir psikoterapistte adım atar. Burada bedensel bir muayenenin yanısıra detaylı bir de görüşme yapılır. Muayene sonucuna gore sonraki aşama için hangi tedavinin tavsiye edileceğine karar verilir.
AŞIRI ZAYIFLIK NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Aşırı zayıflık hastalığının tedavisinde, bilişsel davranış terapisi esasına yada psikodinamik yaklaşıma gore meydana getirilen psikoterapinin bilhassa etkili olduğu gözlemlenmiştir.
Mühim olan, tedaviyi icra eden terapistlerin yeme bozuklukları alanında hususi bilgilerinin ve mühim tecrübelerinin olmasıdır. Yaşı ufak hastalarda çoğunlukla, hastaların da görüşü alınarak hasta yakınları ara sıra terapiye dahil edilir.
Ayakta psikoterapide mağdurlar genel anlamda psikoterapistle haftalık görüşmeler yapar. Tedaviyi icra eden hekimle anlaşarak tedaviyi tamamlaması açısından duruma gore ilaç alınması da anlamlı olabilir.
Çoğunlukla ayakta tedavi tek başına kafi olmaz ve bir hastanenin uzmanlaşmış bölümünde yataklı tedavi tavsiye edilir.